GAZİ MERT İN YAZISI KAYBETTİĞİMİZ BİR DEĞER: AĞABEYİM HAMDİ MERT

25 Temmuz 2015 Cumartesi günü saat 20.30’da Ankara Numune Hastanesinde Diyanet İşleri Eski Başkan Yardımcısı Hamdi Mert ağabeyim vefat etmişti.

 

Ankara'da hayatını kaybeden ağabeyim  Bozyazı'nın Denizciler Mahallesi'ndeki Aile Kabristanlığı'nda toprağa verilmişti.

 

Hamdi Mert ağabeyimin cenaze namazını Ankara Kocatepe camiinde Diyanet İşleri başkanımız Sayın Mehmet Görmez kıldırmıştı.

 

Pazar günü olmasına rağmen bazı Bakanlar, Milletvekilleri, başta Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Mehmet Görmez olmak üzere bütün Diyanet İşleri eski-yeni başkan yardımcıları, Türkiye Diyanet vakfı yetkilileri, civar il ve ilçelerden gelen müftü vaiz ve din görevlileri, Diyanet çalışanları, dost ve akrabaları cenaze törenine katılmıştı.

 

Uzaklarda olup da törene katılamayan bazı eski-yeni bakanlar,  Milletvekilleri, başta Sayın Tayyar Altıkulaç olmak üzere eski Diyanet İşleri Başkanları, başkan yardımcıları, emekli ve şu anda görevde olan müftüler, Diyanet mensupları ve kendisini tanıyan yüzlerce seveni telefonda taziyelerini bildirmişlerdi.

 

Bunlar unutamadığım çok anlamlı telefonlardı…

 

Bir insan bu kadar mı sevilirdi?

 

Bir insanın acısını paylaşmak bu kadar mı olurdu?

 

Diyanet İşleri başkanımız Cenaze töreninde konuşurken ağabeyimin çalışmalarını bir-bir sıralamıştı…

 

Özellikle Diyanet İşleri Başkanlığına Hukuk Müşaviri olarak atandıktan sonra; Müşavir olarak yaptığı 4 yıllık çalışmalarını, Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığında yaptığı 14 yıllık çalışmalarını, “ Diyanet Aylık Dergi” sini çıkarmak için gösterdiği gayretleri,  Hollanda Lahey Büyükelçiliğinde yaptığı 5 yıllık Sosyal Hizmetler Müşavirliği çalışmalarını ve özellikle Kocatepe Camiinin yapılışında yaptığı çalışmaları anlatırken bir sinema şeridi gibi ağabeyimin yaptığı hizmetler  bir-bir gözümün önünden geçmişti. 

 

Bir gün sonra Bozyazı’da yapılan Cenaze töreni sırasında Ankara’dan gelen Sayın Şükrü Öztürk hocamızın ve Mersin Müftümüz Sayın Ali Melek yaptıkları konuşmalarda da ağabeyimin hizmetler bir bir sıralanmıştı.

 

Adana İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneğinin İnternet sitesinde ağabeyimin vefatının duyurulmasından sonra Yurt dışından, Ankara, Adana, Mersin İli, civar il- İlçelerden gelen Müftü, vaiz, Cenaze törenine katılan, telefonla taziyelerini bildiren okul arkadaşlarına,asker arkadaşlarına,mesai arkadaşlarına ,dostlarımıza ailem adına teşekkür ediyorum.

 

Ağabeyim Hamdi Mert 1942 yılında Mersin'in Anamur İlçesi Bozyazı kasabası, Gürlevik Köyü’nde doğmuştu.

 

İlköğrenimini Bozyazı Bölge İlkokulu'nda, ortaöğrenimini Adana İmam-Hatip Lisesi’nde okumuştu.

 

1962 yılında Adana İmam Hatip Lisesinden, 1963 yılında Nazilli Lisesi’nden, 1967 yılında İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nden, 1971 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştu.

 

1971-1973 yıllarında Ankara Barosu’nda avukatlık stajını bitirmişti.

 

1973-1974 yıllarında bu baroya bağlı olarak avukatlık yapmıştı.

 

1967-1969 yıllarında Denizli ve 1969-1973 yılları arasında Ankara İmam Hatip Lisesi’nde meslek dersleri, 1974 yılında Ankara Yıldırım Beyazıt Ortaokulu’nda Din Bilgisi öğretmenliği yapmıştı.

 

Aynı yıl (1974) TC Diyanet İşleri Başkanlığı’na Hukuk Müşaviri olarak atanmıştı.

 

 1978 yılında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı’na getirilmişti.

 

1991 yılında “Diyanet Aylık Dergi” projesini hazırlamış ve ilk Genel Yayın Yönetmeni olmuştu..

 

1992 yılında TC Lahey Büyükelçiliği’ne Sosyal Hizmetler (Din Hizmetleri) Müşaviri olarak tayin edilmişti.

 

1977 yılında Başbakanlık Müşaviri olmuştu.

 

1998 yılında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı kadrosundan emekli olarak Ahmet Yesevî Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi’nde Yayınlar Genel Müdürü olarak göreve başlamıştı.

 

Aynı üniversitede Hukuk Danışmanlığı yaparken Ahmet Yesevî Üniversitesi Yardım Vakfı Genel Müdürlüğü’nü yürütmüştü.

 

Genel Müdürlük görevinde iken AY İnşaat Türkiye Anonim Şirketi (AYTAŞ) n'in kuruluşunda görev almış ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirilmişti.

 

Ahmet Yesevî Üniversitesi İnternetle Uzaktan Eğitim Sistemi’nde (TÜRTEP) “Yesevîlik Bilgisi (Tasavvuf)” Dersi Danışman Hocalığı yapmıştı.

 

2005 yılında Ahmet Yesevî Üniversitesi bünyesinde “Bilinmeyen İslam” adı ile kurduğu web sitesi (www.bilinmeyenislam.com) ile İslâmiyet’e yönelik karalama kampanyalarına karşı İslâmiyet’in Kur’an ve Sünnet  temeline dayalı, evrensel hükümlerini internet ortamında yayınlamıştı.

 

Tercüman Gazetesi’nde 1981-1987; Ortadoğu Gazetesi’nde 1998-1999 yılları arasında, Ayyıldız Gazetesi’nde ise 1999 yılında köşe yazıları yazmıştı.

 

2000-2012 yılları arasında internet gazetesi Aygazete’de haftalık yazılarına devam etmişti.

 

Ağabeyim Hamdi Mert’in “Avukatlık” sertifikası yanı sıra “İslâm Hukuku Ferâiz ve İntikal Sertifikası” bulunuyor.

 

Yayınlanmış Eserlerinin bazıları şunlardı:

 

1-Nereye Bu Gidiş? (Şiir) - Adana, 1963

 

2-Bizi Yaşatanlar (Roman) - Diyanet İşleri Başkanlığı, Ankara, 1974 (Cumhuriyet’in 50. yılı dolayısıyla açılan yarışmada ödül almıştı.Defalarca yeni baskıları yapılmış,şu anda Türkiye Diyanet Vakfı tarafından yeni baskısı yapılmaktadır.)

 

3-İslâmiyet’te Ağaç ve Orman - Diyanet İşleri Başkanlığı, Ankara, 1981

 

4-İslâm’ın Barış Çağrısı - Ayrı basım- Diyanet İşleri Başkanlığı, Ankara, 1983

 

5-Ansiklopedik İslâm İlmihali - Tercüman Gazetesi, İstanbul, 1986

 

6-Yolumuzu Aydınlatanlar - Merve Yayınları, Ankara 1989

 

7-Bilimi Öne Alan Din Anlayışının Temsilcisi: Ahmet Yesevi - Ahmet Yesevi Üniversitesi, Ankara, 1998

 

8-İslâm’da Hoşgörünün Simgesi: Hacı Bektaş Veli - Ahmet Yesevi Üniversitesi, Ankara, 2000

 

9-Bir İnsan Hakları Savunucusu: Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu - Ahmet Yesevi Üniversitesi, Ankara, 2000

 

10-Farabi - Ahmet Yesevi Üniversitesi, Ankara, 2001

 

11-Eşsiz Ama Sessiz Güzellik: Kastamonu - Kastamonu Belediyesi, Ankara, 2001 (Sabit İnce 2004 Edebiyat Yarışması Deneme Dalında ödül aldı.)

 

12-Yeniden Doğan Kıpçak: İstvan Mandoky Kongur - Ahmet Yesevi Üniversitesi, Ankara, 2004

 

13-Türkiye’nin Dönüşüm Sürecinde  İmam Hatip Liseleri  ( Ankara Merkez İmam-Hatip Lisesi Öğrencileri  ve Mezunları Vakfı  MİHVAK tarafından Ağustos 2014 yılında Türkiye Diyanet Vakfına bastırılıp 5000 adet bastırılıp dağıtılmıştır.

 

14-İlk Yedi İmam Hatip Okulu ve bir Model Kişilik: Faruk Akkülah ( Bu eserinin büyük çoğunluğunu hastanede yazmış ve vefatından sonra basımı tamamlanmıştır.)

 

15-Bunlar Bizim İlklerimiz. ( Bu eseri yine hastane ortamında hazırlamış ve henüz basımı gerçekleşmemişitr.)

 

Ayrıca: “ Bir Ömrün Hikâyesi “ adıyla Hayatını ve Hatıralarını yazmıştır.

 

Hamdi Mert.com adlı İnternet sitesinde şunları yazıyordu:

 

“…Değerli okuyucularım,

 

Şimdi yeni bir imkan doğdu: İnternet üzerinden ulaşım. Sosyal medya ve internet yayıncılığı, haberleşme araçlarının üst sıralarında yer alıyor.

 

Yakın çevrem, bir web sitesi kurarak yarım asrı aşan yazılı birikimlerimi ilgi duyanlara sunmak üzere bana adeta baskı kurdular. Ben buna kendiliğimden yönelmeyince ise arzu ettikleri sitenin şablonunu hazırlayarak önüme koydular. Artık bana “El-emr’u-fevkal edeb” deyip, hazır bulduğum linklerin içini doldurmak kalıyordu.

 

1960’lı yılların başında Adana’nın mahalli gazetelerinde ve İstanbul’da çıkan “Düşünen Adam” dergisinde yayınlanan seri öğrencilik yazılarımı bir tarafa bırakarak ve 1966 yılında “Büyük Doğu” mecmuasında yayınlanan ilk yazımdan itibaren Tercüman gazetesinde, Diyanet gazetesinde ve Diyanet dergilerinde, Ayyıldız ve Ortadoğu gazeteleri ile en son “Aygazete.com” internet sitesinde ve başka bazı yayınlarda çıkan yazılarımın kaybolup gitmesi böylece önlenmiş oluyordu.

 

Sağ olana zaman çabuk geçiyor ve  -ülkemizdeki çabuk değişimin de etkisiyle- çok uzun olmayan geçmiş adeta tarih oluyor. Sayıları yüzleri aşan yazılar içerisinden ilgi duyduklarınıza bakma lutfunda bulunduğunuzda ümit ediyorum ki, aralarında size de ilginç gelecek yazılar bulacaksınız.” (bakınız: Hamdi Mert.com internet sitesi)

 

İnternet Sitesinin başına da 1963 yılında yazdığı şu dörtlüğü koymuştur:

 

“Sormayın beni benden ki bende değilim ben

 

Haberdar olamadım yılların geçtiğinden

 

Gülme bilmez bir çehre dünyada tek kazancım

 

Müştekiyim Allah’a şu zavallı halimden…”

 

Kabrinin Cennet Bahçelerinden bir bahçe olması dileklerimle…